12.29.2009

Bazen İnsan inandığı uğruna muhteşem hatalar yapabilir.

İçi ezen bir cümle.

Nietzche'nin aşık olduğu tek kadın Lou Salome'ye ayrılıklarından sonra söylediği hayal kırıklığını ve bir yandan da yaşadığı tüm bu hayal kırıklığının yine de muhteşemliğini, yine de eşsizliğini anlatan cıva gibi yoğun ve etkileyici olan sözleri.

"Bazen insan inandığı uğruna muhteşem hatalar yapabilir."

"Sana inandım ve sen bir hataydın".. değil..

"Sana aşık olmak hataydı"..değil..

"Sana inandım ve bu muhteşem bir hataydı, yine de muhteşemdi, herşeye rağmen muhteşemdi,hata olmasına rağmen muhteşemdi "..gibi belki de.

Tanımsızca aşık olmuş, tüm kalbini açmış ve acı çekmiş bir erkek.Ve sonrasında diyor ki: " Sevmeden sevilmeyeceğimi anladım." Sevginin sevdiğine sahip olmak olmadığını Lou ile anlamış bir ruh.

Lou Salome nasıl bir kadın peki?

"When Nietzche webt" filminde onunla tanışıyoruz. Güzel, akıllı, felsefe ve hayata ilgili, erkekler üzerindeki etkisinin farkında olan bir kadın. Kendine dönük bir kadın. Nietzche'nin beynine hayran kalıyor, fakat sahip olunmaya izin vermiyor. Onun fikirlerine,düşüncelerine hayran ama onu hayatının erkeği yapmıyor,yapamıyor.Ve hatta hiçbir erkeği hayatının erkeği olarak göremeyecek bir kadın. Ve Nietzche işte bu yüzden acı çekiyor. Varoluşu sorgulamaya, aşkı ve sevgiyi sorgulamaya başlıyor.

"Zerdüşt diyor ki" adlı en muhteşem kitabı ise bu ayrılıkdan sonra, içsel bir uyanış yaşadıktan sonra yazıyor. Lou Salome ise bu yolun sonunda Avrupanın en başarılı psikanalistlerinden biri olmayı başarıyor.

Muhteşem bir hata olan Lou Salome, Nietzchenin varoluşun en gizemli yerlerine girmesini ve Nietzche olmasını sağlayan bir kadın.

Bazen en büyük hatalar belki bizi muhteşem bir yola götürüyordur.Belki bazen en büyük acılar ise gerçeğe giden adım izleridir.

3 yorum:

gnotlani dedi ki...

Lou Salome; Eli kırbaçlı, yalnız kadın.

CALIX dedi ki...

hmmm, Lou nun pek yalnız olduğunu açıkçası sanmıyorum.
Nietzche erken yaşta babasını kaybettikten sonra annesi ve kızkardeşinin himayesinde yaşamış.Kadınlara bağımlı ve tepkili bir karakter.
Lou baba kaybı, ve ayrıca 2 erkekden ihanet yaşamış.Erkeğe öfkesi ve korkusu var.Bu red ile özgür, evlilik karşıtı bir bakire olmuş.
Lou nun özgürlüğü, Nietzchenin alışık olduğu kadın örüntüsünün dışında bir farklılık olduğu için Lou ya aşık olur.
İstediği kabul olmayan erkeğin kadını kırbaçlı görmesi de ayrıca çok mümkün. Oysa Lou tamamen kendi derdiyle meşgul. Erkek ihaneti ve hakimiyeti... ve kendini bundan korumak için kırbaç elinde olmalı.Tabi bu da onun aşması gereken bir korku.
İki derin yaranın çarpışması acıyı ortaya çıkarıyor.Köklü bir acı..Sonuçta derin aşklar derin köklü acı ve ihtiyaçlardan doğabiliyor.Bence gerçek bir aşk değil, içerdeki boşluğun kapanması için iki kişinin birbirini bulması, birinin kaçması birinin kovalaması.Sonuçta halüsinasyon.
Siz ne dersiniz?

gnotlani dedi ki...

Diyebileceğim, Nietzsche'nin platonik bir aşkla bağlandığı Lou Salome; Nietzsche'nin yaşamı boyunca büyük acılar çekmesine sebep olan ve felsefesinin gelişimine etki eden bir kadındır. Nietzsche'yi aşkla sevmemiştir., Nietzsche'nin Lou'yu hayatının sonuna değin hep sevdiğini söylemek ne kadar yanlış olur bilmem.

Mutlu seneler.