9.04.2012

Garip hem de çok



Garip bir durum var dünyada..Ya da bana mı çok garip geliyor?

Çocukken, henüz daha 4, 5 yaşlarındaydım, o zaman siyah beyazdı televizyondaki yayınlar, salondaki halıya oturur haberleri seyrederdim anlamaya çalışarak.Tamamen yabancı bir dilde konuşuyorlardı benim için. Fakat o günlerde dünyada sınırların olduğunu, ülkelerin olduğunu, insanların bir yerden bir yere gidebilmek için izinler alması gerektiğini ve hatta bazen hiç verilmeyebileceğini öğrendiğimdeki şaşkın dehşetimi hatırlıyorum. Nasıl yani? Dünyadayım ve dünyayı gezebilmek,görebilmek için izin mi gerekiyordu? Ben böyle şeyler sordukça ve şaşırdıkça annem ve babamın gülümsemelerini hatırlıyorum, şimdi anlıyorum ki dünyayı ve hayatı anlamaya çalışan bir çocuğa senelerin tecrübesiyle hisseden yetişkinliğin hüznüydü onlarınki. 
 
Gel gör ki ben bir türlü büyüyemedim. Hala çok garip buluyorum olanları. Ne yapılmaya çalışıldığını, neye uğraş verildiğini, ne için savaşıldığını, neden bu kadar çok konuşulduğunu ve alıp verilemeyen o büyük şeyin ne olduğunu bir türlü anlayamıyorum.
 
Ama yine de hep gözlemledim. Gerçekten hayatım boyunca hep izledim. Bir türlü taraf olamadım bir şeye. Ama sorularım hala var ve hala bir türlü cevabını alamıyorum.
 
Dünyanın toprağı bu kadar bereketli iken, bahçemizin küçücük bir alanına 2-3 tohum atıldığında meyvesi, sebzesiyle bizi hayatımız boyunca doyurabilecek bir mucizenin üzerine her gün basıyorken neden dünyada açlık var? Neden her yer beton ve neden toprak bu kadar sevilmiyor?
 
Dünya 7 milyara doğru giderken bunun % 15 i açlık çekiyor, fakat bir diğer tarafda ise obezite sorunu yaşanıyor. Neden diğer % 85 bu konuda yetersiz kalıyor?
 
Dünyada bazı şeyleri söylemek yasak, yapmak yasak, gitmek yasak hatta bazı insanları sevmek bile yasak. O zaman düşünüyorum..Ben bir bedenle, bir beyinle, bir ağızla ve bir kalple doğmuşum. Bunları ne yapacağım? Yürüyeceğim, gezeceğim, dans edeceğim, konuşacağım, düşüneceğim, seveceğim,sevişeceğim. Üşüyorsam giyineceğim, terliyorsam çıkartacağım. Her şey esasında çok basitken bu kadar zorluklar neden?
 
Yoksa bazı insanlar çok mu kötü? Kötülükden korunmak için mi bunlar icat edildi? O zaman bu kocaman kötülük nerede, bu kadar korkulan, bu kadar korunulmaya çalışılan, bu kadar sakınılan delilik nerede? Yoksa bir hayaletten korktuğu ve korkutulduğu için mi "kötü" oluyor insan? Acaba doğal olmayan her şey bizi kendi doğal ruhumuzdan uzaklaşmamızın acısıyla mı "kötü" yapıyor? 

Hiç yorum yok: